intihar

11.38 / 05.10.11

hani bir örsün ağırlığında gökyüzünden bırakılmışken bulutlarına tutunabilmiş gibiydim.. sonra mı?  sonrası intihar.. bin örs ağırlığında boşluğa bırakmak kendini...

zaman

23.43 / 04.10.11

şimdi zaman durdu.. yarının ne getireceği korkusu belki.. belki ne götüreceğini bilmenin korkusu.. korkunun ecele faydası olması kadar olası zamanı durdurmak.. daha kolay olsaydı zırt-bırt durdurmak gelirdi.. dünyanında boku cıkardı böylece..
işte o ecel vakti.. korkunun fayda etmeyeceği.. yarın.. korkularımı açacağım gözlerine.. o yüzden gözlerini kaçırma benden.. o kurkular mı? kayıplarda açılan derin yaraların kapanmaz sancısı işte.. okadar derinki derinlerimde... halbuki bir nefeste anlamanı isterdim.. bir cırpıda dökülmek mümkün olsaydı... bir nefeste gözlerine....

kendi kendime

18.32 / 04.10.11

kendine bukadarını yapabilme meziyeti pahabiçilemez.. sen kendini uzaklaştırdın tokadı getirisinden bahsetmiyorum bile...
böyle boktan bi duruma kendini muhattap etmişken çıkış çabalarınında boka sarması elbette boktan bir durum daha.. bir okadar çaresizlik.. bir okadar körkütük bunalım.. gerçekten cok boktan...
bu çabalardan birinde mesela.. 'ama' ile başlayan cümleleri bırakmama rağmen.. üzerindeki etkisini atamıyorum ilk kaybetme hareketimin.. üzerimdeki piskopat eyilimlerin bi neticesi olsa gerek.. elimdeki değerleri havaya savurmam.. ve onlarca savrulan değeri havada yakalayamaya çalışmam çabası..
aslında her şeyden önce insan beklemeyi bilmeliydi.. holdem'de beklemeyerek kaybetmeyi öğrenmek.. öğrenilmişlik olarak yer etseymiş.. bugün bekleyerek keybetmeme neticesini getirebilirmişdi.. belki...

09.34
kendi başımın etini yediğim bir sabah.. yeni olmazlarla sade bir öğün.. gerçekten yeni bir gün!...

üşüyorum

01.43 / 04.10.11

öyle bir kapan oldumki kendime bir adım atsam düşüyorum.. üşüyorum düşerken.. gelmeyeceğini beklediğim o deli saatte deli gibi titrerkende düşüyordum.. kapan oldum sonunda kendime.. sınırlarıma adını yazdım.. düşmek sınır dışı olmak.. sınır dışı olmak düşmek.. ikiside üşümek.. iki ucu boklu değnek...

korkularım oldu anlayamazsın.. ben anlatabilir miyim yaşamanın eşiğinde ölümlerden ölüm beğenmeyi..? anlayamazsın anlatanın kifayesiz kalışında, kelimelerini,.. kelimeleri kifayesiz kaldığında.. ve bir anlatamayanın, bir anlayamayanın olduğu deli saatler yalnızlık getirir.. yalnızlık üşütür.. yalnızlık çok üşütür.. yalnızlık deli üşütür...

kaybeden

22.44 / 03.10.11

elimden gelen her şeyi yapıyorum gercekten.. kaybetmek için...
paragraflar dökülüyor içimden.. kelimeler duman olup gitmese ardına bakmadan gidişin gibi.. birden.. her şeyi kaybettirerek.. dumanlara boğarak beni..
titreyerek gelmeni beklemek için çok erkendi oysa.. tabiki gelmedin.. gelmezdin..